14 Ağustos 2012 Salı

KADİR GECENİZ MÜBAREK OLSUN



İnsanlık âleminin hidayetine vesile olacak önemli gecelerden biri de Ramazanın son on günü içerisinde olduğu belirtilen ve ramazanın 27. gecesinde kutlanan kadir gecesidir. Yüce Allah bu gece hakkında şöyle bu­yuruyor: “ Biz onu ( Kuran’ı) Kadir Gecesinde indirdik. Kadir Gecesinin ne olduğunu sen bi­lir misin? Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır. O gecede Rablerinin izniyle Melekler ve Ruh (Cebrail),  her  iş için iner dururlar. O gece, esenlik doludur. Ta fecrin doğuşuna kadar.”(Kadir Sûresi Âyet:1-5.ayetler)

Bir hadisi şeriflerinde peygamberimiz yeryüzüne inen meleklerin sayısını: "O gece yeryüzüne inen meleklerin sayısı çakıl taşlarının sayısından çok daha fazladır" (Hak Dini Kur an Dili. 6:4592) şeklinde ifade etmektedir. Bir kimsenin iyilik ve kötülüğü, Allah'a olan kulluğu ile ölçülür. Melekler işte Allah’a olan kulluğumuzu görmek ve fecrin doğuşuna kadar Allahın affını, bağışlamasını, bereket ve feyzini, esenlik ve ihsanını dağıtırlar. İmanı olduğu halde, İslâm'a uymayan hal ve hareketleri varsa bu insan günahkâr insandır. Bu günahkâr insanlara ve gafil müminlere de acıyarak ve buğz ederek bakarlar.

Bin ay seksen üç seneye denk gelir. Geçmişte evliya ve Salih kulların ortalama ömrü boyunca kazandığı manevi mertebeyi bir gece de kazanma fırsatını bizlere sunmakta olan bir zaman dilimi olan gece, kadir gecesidir. Resulullah (s.a.v.)sahabelere İsrail oğlundan bir kişinin Allah yolunda bin ay silahlı olarak cihat ettiğini anlatmışlardı. Sahabeler bunu duyunca şaşırarak kendi amellerini az görmüşlerdi. Bunun üzerine kadir gecesi indirildi. Başka bir rivayete göre peygamberimiz sahabelere; İsrail oğullarından dört kişinin seksen yıl boyunca hiç günah işlemeden sadece ibadet ettiklerini anlattı. Sahabeler bunu hayretle karşıladı. Bunun üzerine Cebrail gelerek: “Ey Muhammed, ümmetin o birkaç kişinin seksen sene ibadetinde hayrete düştüler. Allah sana ondan daha hayırlısını indirmiştir" diyerek Kadir Suresini okudu ve "İşte bu senin ve ümmetinin hayran kalışından daha hayırlıdır" buyurdu. (Tecrîd-Sarîh Tercümesi, VI, 313).

Peygamberimiz Hz Aişe validemizin rivayetine göre Kadir Gecesi ile ilgili olarak: “Ramazan’ın son on günlerinde Camiye kapanır İtikâf ederdi ve “Kadir Gecesini Ramazan’ın son on gününde arayınız.” (Riyazüssalihin, II. 465) buyururdu. Aişe validemiz başka bir rivayetinde ise: “Resulullah (s.a.s.) Kadir Gecesini Ramazan’ın son ön gününün tek sayılı gecele­rinde arayınız” (Buhârî, Leyletü'l-Kadir, 3; Müslim, Sıyam, 216) buyurmuştur. Yüce rabbim bu mübarek gecenin feyiz ve bereketine cümlemizi ortak eylesin. 

Kadir gecesinde indirilen Kuran kerim ne olduğunu ve niçin indirildiğini ise Kur’an-ı Kerim İbrahim suresinin 1. ve 2. ayetlerinde şöyle ifade ediyor: “Elif Lâm Râ. Bu Kur’an, Rablerinin izniyle insanları karanlıklardan aydınlığa, mutlak güç sahibi ve övgüye lâyık, göklerdeki ve yerdeki her şey kendisine ait olan Allah’ın yoluna çıkarman için sana indirdiğimiz bir kitaptır.”

Kadir gecesinin ihya edilmesi sonucu kazanılacak mükâfat konusuna dönecek olursak; peygamberimiz Ramazanın son on gününde aramamızı tavsiye ettiği bu gecenin değerini ve bağışlanma vesilesi olduğunu çok iyi bilirdi. Kendisi her zamankinden çok ibadet eder ve aile fertlerini de bu konuda uyarırdı. Kadir gecesinin ihya edilmesi neticesinde elde edilecek mükâfatı: “Faziletine inanarak ve karşılığını Allah'tan bekleyerek Kadir gecesini değerlendiren kişinin geçmiş günahları bağışlanır.”(Tirmizî, Savm 1; Buhârî, savm6; Terâvih 1, Leyletü'l–kadr 1) diyerek haber vermektedir.

Hz Aişe validemiz peygamberimiz: “Ey Allah'ın Resulü! Kadir gecesinin hangi gece olduğunu bilecek olursam, o gece nasıl dua edeyim? ”(Tirmizî, Daavât 84) diye sorduğunda. “Allah’ım! Sen çok affedicisin, affetmeyi seversin. Beni affet diye dua et ” buyurdular.

Allah'a ve diğer iman esaslarına inanan bir insan, öldüğü zaman Mümin ve Müslüman sayıldığından Müslüman olarak işlem görür. Böyle birisinin âhiretteki durumunu Peygamberimiz (a.s.m.) şöyle dile getiriyor: "Kim Allah'tan başka bir ilâh olmadığını bilerek ölürse cennete girer." (Müslim, İman: 43.)

Böyle mübarek gün ve gecelerde ölenlerin ise; o vaktin hürmetine, ayrı bir muameleye tabi tutulacaktır. Bu konudaki bir hadis-i şerifte peygamberimiz: "Bir Müslüman cuma günü veya gecesi ölürse Cenâb-ı Hakk onu kabir fitnesinden (sualinden ve azabın­dan) kurtarır."buyuruyor. (Tirmizî, Cenâiz: 73; Müsned, 2: 176.)

Bunun yanında imandan yoksun olan, mü'minlere karşı sürekli düşmanlık duyguları taşıyan bir kimsenin durumu ebedi bir kayıp ve büyük bir hüsrandır. Kadir Gecesi'nde de ölse sonuç değişmeyecektir.

O halde merhametli olan Allah’ın kulları olarak; herkese merhamet edelim. Affı ve affedeni seven Allahın kulları olarak affedelim. Dargınlık, küslük ve kırgınlıkları bir kenara bırakarak barışalım. Dünya ve ahiret mutluluğunun anahtarı olan namaz dinin direği, kulun rabbine miracı, gözümüzün aydınlığıdır. Bizi yanlışlık ve günahlardan alıkoyan namazlarımızı Ramazan ayının bizlere vermiş olduğu huşu içerisinde kılmaya özen gösterelim. Geçmişte kazaya kalan namazlarımızı kaza edelim.

Birlik ve beraberliğimizi sahip çıkarak kenetlenelim. Aynı Allahın kulları, aynı peygamberin ümmeti, aynı kıbleye yönelen bizler; Müslüman ve aynı dinin kardeşleri olduğumuzu unutmayalım. Kardeşlerimize karşı merhametli davranalım. Hataları bağışlayalım. Kusurların peşine düşmeyelim. Günahları örtelim. Böyle yapalım ki, bizlere merhamet edilsin, hatalarımız bağışlansın, kusurlarımızın üzeri örtülsün. Hepsinden ötesi Mevla’mız bizden razı olsun, bizi sevsin.

Gündüzün güneşi ısıtsın ruhumuzu, gecenin güzel yüzü yüreklerimize dokunsun. Şeytan aleyhilla’neh bizlerden bu gece ve sonraki gecelerde bizlerden hep uzak olsun. Melekler her an yardım için başucumuzda olsun. Kuluna şah damarından daha yakın olan ve kendisine dua edenleri geri çevirmeyen, günahları çokça bağışlayıp her şeyi bilen ve gören rabbim tüm dua ve ibadetlerimizi kabul eylesin.  

Avuçların açıldığı, gözlerin yaşardığı, ilahi esintilerin kalpleri okşadığı anın bir asra bedel olduğu bu gecede dualarımızla birleşelim. Allah'ın rahmeti, bereketi bizimle olsun, gönül güneşimiz hiç solmasın, yüzümüz aydın olsun, kabirlerimiz nur dolsun, makamlarımız Firdevs olsun.

Bin damla nur serpilsin yüreklerimize, bin tatlı mutluluk dolsun günlerimize, gülücükler getirsin dudaklarımıza. Bin bir hayallerimiz gerçek olsun yaşamlarımızda. Borçlarımızdan, ceza ve günahlarımızdan kurtulmak için bu gece dua edelim. Allah affeden ve bağışlayandır, unutmayalım. Eller semaya kalkıp, yürekler hep birlikte atınca bu gece, gözler sevinç yaşlarıyla dolsun. Öyle içten öyle samimi olarak nedametle ağlasın ki gözlerimiz; pişmanlığımız akan gözyaşlarını bile tebessüme çevirsin.

Bu gece kulun yalvarış ve yakarışlarını Yüce Mevla'ya sunacağı ve O'nun sonsuz affından, merhametinden, iyiliğinden bol bol yararlanacağı umut, huzur ve müjde gecesidir. Varlığı ebedi olan, merhamet sahibi, adaletli Yüce Allah kendisine dua edenleri geri çevirmez. Bu gecenin ve yaşadığımız günlerin feyzi üzerimize sağanak sağanak yağsın. Rabbimizin rahmeti ve bereketi üzerimize, bereketi evlerimize, nuru bedenlerimize, imanın sıcaklığı ve huzur esintisi yuvalarımıza dolsun.

Ümit edelim ki bu mübarek gece başta olmak üzere, diğer gecelerde ve gündüzlerde, ülke olarak zor günler geçirdiğimiz; fakat gelecek adına umutla dolu olduğumuz şu dönemlerde yeniden bir uyanışa vesile olur. Ülkemize ve insanımıza hainlik ederek kendi ayağımıza kurşun sıkanlarla ve onları kirli emelleri için kullanan şer odaklarının oyunun bozma yolunda kararlı bir tutum sergileyişe vesile olur.

Bin aydan daha hayırlı bu mübarek gecenin büyüsüne kapılarak hidayet yolunda daha emin adımlarla yürümeye çalışmamız dileğiyle, mübarek kadir gecesi kandilimiz mübarek olsun.
Rabbim daha nice kandilleri birlik ve beraberlik içinde yaşamayı bizlere nasip eylesin.

Feyzullah Kırca
Akbaşlar Köyü / Dursunbey

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder